Korona virüsle birlikte hayatımıza giren maskeleri terk ettiğimizden beri grip salgınları arttı.
Korona virüsle birlikte hayatımıza giren maskeleri terk ettiğimizden beri grip salgınları arttı.
Virüsten korunmak için günlük yaşantımızın vazgeçilmez bir aksesuarı haline gelen maskeleri, vakaların bitmesiyle birlikte terk ettik.
Şimdilerde ise bir türlü geçmeyen grip salgınlarıyla mücadele eder olduk.
Hele ki çocuklarda yüksek ateş ve boğaz enfeksiyonu ile kendini gösteren salgın, yetişkinlerde de neredeyse korona boyutunda etkisini gösteriyor.
Atlatması uzun zaman alıyor ve sosyal yaşantıyı olumsuz yönde etkiliyor.
Oysa ki maske kullandığımız zaman dilimlerimde grip vakaları neredeyse ortadan kalkmıştı.
Koronaya yakalanmayanlar maske sayesinde grip, nezle, soğuk algınlığı gibi çeşitli hastalıklara bile yakalanmadıklarını ifade ediyorlar.
Maske sayesinde daha hijyenik ve korunaklı bir yaşam sürdüğümüz bence de bir gerçek.
Hastanelerin acilleri büyük küçük demeden hemen hemen aynı şikayetlerle gelen hastalarla dolu.
Yeni bir salgın, yeni bir mücade söz konusu.
Bilesiniz!
O yüzdendir ki maske takmayı bir yaşam şekli haline getirmek önemli diye düşünüyorum.
En azından toplu alanlarda!
Dolmuşlar, pazarlar, marketler hastaneler gibi...
Yaşam kalitemiz için bu önemli. Tabi maskenin yanı sıra korona döneminde nelere dikkat ettiysek bence aynı itinayı günlük yaşantımızda da sürdürmeliyiz.
Sadece tecrübeye dayalı bir uyarı olarak kabul ediniz yazımı.
Hijyen,
Hijyen,
Hijyen...
Ve başı maske...
'Maske kullanımı günlük yaşantımız bir parçası olmalı'...