CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, Ordu Milletvekili Seyit Torun, TBMM'de görüşmeleri süren Türkiye Çevre Ajansı ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın keyfi olarak kullanabileceği yetkilerle donatıldığını belirterek, "kurulması planlanan 'Türkiye Çevre Ajansı'nın ihalelerine ilişkin usul ve esasları da Cumhurbaşkanı belirleyecek. Kamu İhale Kanunu hükümleri uygulanmayacak. Sarayda oturan ve her şeye karar veren tek adam, Ajansın milyonluk ihalelerinde dahi söz sahibi olacak" dedi. AKP iktidarının 18 yılda, Türkiye'deki doğal güzellikleri betona gömdüğünü belirten Torun, "Sadece son bir yılda 1000 maden sahasına izin veren iktidar, şimdi çevrenin korunması için bir torba kanun teklifi hazırlamış. Çevre kirliliğini önlemek, yeşil alanları korumak, depozito yönetim sistemi kurmak gibi konularda Türkiye Çevre Ajansı kurmak istiyorlar" dedi. Torun, yaptığı açıklamada, CHP ola-rak çevrenin korunmasıyla ilgili düzenlemeleri desteklemeye hazır olduklarını, fakat görüşü-len teklifte tehlikeli maddelerin yer aldığını belirtti. "SARAY'A SAĞLI PARALEL BİR YAPI KURULUYOR" Teklifle birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bazı yetkilerinin kurulmak istenen ajansa devredileceğini işaret eden Torun, "Bu düzenlemeleri Bakanlık kendi bünyesinde gayet hayata geçirebilirdi. Neden böyle büyük bütçeli bir ajansa ihtiyaç duyuluyor? Madde-lere bakınca görüyoruz ki aslında ihalelerinde dahi Cumhurbaşkanı'nın söz sahibi olacağı, Saray'a bağlı paralel bir yapı kuruluyor" diye konuştu. "30 BİN TL'LİK BALLI MAAŞ ALACAK" Torun, ajansın yönetimine 7 üyenin Çevre ve Şehircilik Bakanı'nın 'keyfine' göre atayacağını söyleyerek, "Başkanı 30 bin liraya kadar maaş alabilecek. Bir kere atamaların bu şekilde yapılacak olması Anayasa'nın 128. Maddesine açıkça aykırı. Millet yoksulluğun altında inim inim inlerken burada ballı maaşlı yeni bir arpalık kuruluyor" dedi. "KAMU İHALE KANUNU HÜKÜMLERİ UYGULANMAYACAK" Teklife göre yüksek bütçeli kurulması planlanan Türkiye Çevre Ajansı'nın ihalelerine ilişkin usul ve esasları Cumhurbaşkanı'nın belirleyeceğine dikkat çeken Torun, "Kamu İhale Kanunu hükümleri uygulanmayacak. Sarayda oturan ve her şeye karar veren tek adam, Ajansın milyonluk ihalelerinde dahi söz sahibi olacak" diye konuştu. "İKTİDARIN BELEDİYELERİNE KAYNAK AKTARILACAK " CHP'li Torun, görüşülen teklifin 4'üncü maddesinde ajansın uygun gördüğü belediye-lere mali ve teknik destek sağlanacağının belirtildiğini ifade ederek, "Peki hangi beledi-yelere ne koşulda destek sağlanacak? Burada partizanca bir anlayışla hareket edilmeyeceğinin garantisi var mı? Burada açıkça, muhalefet belediyelerine mali yük getirip, iktidarın belediyelerine kaynak aktarılmasının önü açılıyor" dedi. "KAYBEDİLEN BÜYÜKŞEHİRLERDEN İNTİKAM ANLAYIŞI" Çevre Kanunu'nun içinde büyükşehir belediyelerinin otopark gelirlerini ellerinde almaya yönelik düzenlemenin yer aldığına dikkat çeken Torun, şöyle konuştu: "Memle-ketim Ordu'nun ormanları, Kaz Dağları'nın yeşili talan edilirken çevreyi korumak için otopark düzenlemesine mi ihtiyaç duyuluyor? Sadece İBB'nin yıllık ortalama 40 milyonluk otopark geliri elinden alınıyor. Bu, yerel seçimlerde kaybedilen büyükşehirlerden intikam anlayışının bir göstergesidir. Bu düzenleme ile büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasında otoparklarla ilgili ciddi bir karmaşaya da neden olacak." "YANDAŞ ŞİRKETLER, ELEKTRİKLİ SCOOTER İLE ZENGİN EDİLECEK" Torun, teklifle birlikte bisiklet yollarının yapımının, bisiklet ve elektrikli scooter şarjı ve park istasyonlarının inşası, bakımı ve onarımı ile ilgili görevlerin belediyeye verildiğini belirterek, "Ancak belediyelere bunun için bir kaynak aktarılmıyor. Bu elektirikli scooterlerin kimlerden alınacağı da belli değil. Anlaşılan yine bazı yandaş şirketler, elektrikli scooter temini üzerinden zengin edilecek" dedi. "İKTİDAR, ÇEVRE KONUSUNDA SABIKALI" Kurulması planlanan ajansın gelirleri arasında bağış ve yardımların da bulunduğunu ifade eden Torun, şöyle devam etti: "Vergiden istisna tutulan bağışlar için bir denetim mekanizması da kurulmuyor. Belediyeleri-mizin yoksul halkımıza nefes olmak için başlattığı bağış kampanyalarını durduran iktidar, kendi paralel yönetimine her türlü imtiyazı tanıyor. 18 yılda ülkemizi sorunlar yumağına çeviren iktidar, çevre konusunda da sabıkalıdır. İktidar bu kanun teklifi ile de çevre sorunlarını çözemeyeceğini kanıtlamıştır."