Trabzon Araklı´da yaşanan sel felaketi üzerine Ekoloji Birliği yaptığı açıklamada "Yaşanan afetler rantçı politikaların ve ihmalin sonucu" diyerek sorumluların hesap vermesi gerektiğini belirtti. Yapılan açıklamada konuşan Ordu Çevre Derneği Başkanı Ertuğrul Gazi Gönül, ?İklim değişikliği yanında rantçı politikalar ve ihmaller nedeniyle doğal afetler felaket haline dönüştü? dedi. Gönül ayrıca, Tarım ve Ormanı Bekir Pakdemir´li´nin olay sonrasında yaptığı ?En nihayetinde bu işler Allah´ın işi, nereden ne olacağını da bilemiyorsunuz? sözlerine tepki göstererek, ?işin Allah´a havale edilmesi kabul edilemez? ifadelerini kullandı. Gönül´ün açıklaması şöyle: ?Ankara, İstanbul gibi şehirlerimiz yerel ve genel yönetimlerin sorumsuzluklarından dolayı en küçük bir yağışta yaşanmaz hale geliyor. Seller nedeniyle ölümler oluyor, maddi kayıplar yaşanıyor. Yönetenler de utanmadan sorumluluğu Allah´a havale edebiliyor. Trabzon Araklı´da yaşanan felaket sonrası Tarım ve Ormancılık Bakanı Pakdemirli, 7 kişinin öldüğü sel ve heyelan için "Uyarılarımızı yaptık ama en nihayetinde bu işler Allah´ın işi, nereden ne olacağını da bilemiyorsunuz" diyor. Uyarı da yaptıklarını belirterek sorumluluktan kurtulduğunu sanıyor. Trabzon Araklı´daki felaket mahalleleri yok etti. Can aldı. Soruna sonuçtan bakma alışkanlığı gelenekleşti. Oysa felaket, HES´in borusunun patlaması sonucu barajın sel sularına eklemesi nedeniyle oldu. Yine özellikle 17 yıldır hızlandırılan doğanın metalaştırılmasına yönelik çalışmalar; enerji, maden gibi şirketlerin kazançlarına kazanç sağlama politikalarının uygulanması, yeni imar planı ile yasadışı, kuralsız betonlaştırmaların affedilmesi bugünkü felaketlerin nedenlerinden birkaçını oluşturmaktadır.Artvin, Trabzon, Rize, Giresun, Ordu, Samsun illerinde yaşanan sel felaketleri unutulmadı. Antalya da yaşanan hortum ve sel felaketleri sonucu tahrip olan seralar ve yaşamını yitiren üniversite öğrencisini de unutmadık. Haziran ayı içinde Ankara, Ödemiş, Aydın, Yozgat, Tekirdağ, Ağrı, Kırıkkale, Bilecek, Trabzon, Kocaeli, Ordu illerinde yeniden yaşanan felaketler sonrası da gelenek değişmedi. Her felaket sonrası aynı cümleler kullanılıyor. Oysa nedenleri biliniyor ama bundan söz edemiyorlar. Doğayı ranta alanı haline getirenler, HES, taş ocakları, maden alanları ile ormanları, tarım arazilerini yok edenler, yok edilmesine izin verenler sorumluluktan kurtulamaz. Karadeniz´de gözükmeyen hortum olağanlaştırıldı. Sık sık görülen hortumların nedeninin iklimin değişmesinin nedeni olduğunu hepimiz biliyoruz.Sonuç olarak özellikle yerel ve merkezi yönetim yaşanan felaketlerin sorumluluğundan kurtulamaz. Şirketlerin doğayı, yaşam alanlarını yağmalarına yönelik ön açıcı yasa değişiklikleri yanında ?ben yaptım oldu? anlayışına olanak tanıması can ve mal kayıplarına neden oluyor. Bu felaketler sonunda bir yerel ya da merkezi yönetimden sorumluluk hissedip istifa eden de olmuyor. Yaşanan felaketleri ?Allah´ın işi? olarak niteleyenlerden de başka bir tutum beklemiyoruz.Ekoloji Birliği olarak felakete neden olanların göz ardı edilmesine izin vermeyeceğimizi vurgularken ölenlere rahmet, yaralılara şifa, kayıpları olanlara sabırlar diliyoruz.?