Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Sadece fındık değil, üzüm, kayısı ve incirde de fiyatların düştüğünü söyledi. Bayraktar yaptığı açıklamada, ?´Tüketimi büyük oranda ihracata dayalı ürünlerde içinde bulunulan sıkıntıyı ancak devletin çözebileceğini bildirdi. Fındıkta, üzümde, kayısıda, incirde arz fazlası bulunmadığını, sorun üreticinin hasadı yönetememesi olduğunu vurgulayan Bayraktar, üreticinin, pazarlaması büyük oranda ihracata bağlı fındık, üzüm, kayısı ve incirde hasadı yönetemediği için hakkıyla pazarlama yapamadığını, ürününü yok pahasına elden çıkarmak zorunda kaldığını belirtti. Bayraktar, fındık, çekirdeksiz kuru üzüm, kayısı ve incirde üretimin çok büyük bölümünün ihraç edildiğini, bu ürünlerde iç tüketimin ihracatın yanında oldukça yetersiz kaldığını vurguladı. Fındık, kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirde Türkiye´nin, ihracatta dünyada rakipsiz, ekolojik üstünlüğe sahip bulunduğu ürünler olduğunu bildiren Bayraktar, ?dünyada gelişmiş bütün ülkeler ekolojik üstünlüğe sahip oldukları ürünleri koruyup, destekleyerek bu ürünlerin ihracatından büyük döviz gelirleri elde ediyorlar? dedi. ?Yeterlilik oranları yüzde 700´leri geçiyor? İhracata bağlı bu ürünlerin pazarlamasının, büyük bölümü iç piyasada tüketilen ürünlere göre çok daha zor olduğunu, bu ürünlerde tekellerin, yabancı büyük firmaların da devreye girdiğine dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti: ?Yeterlilik oranı, incirde yüzde 720,6, kayısıda yüzde 525,8, fındıkta yüzde 523, üzümde yüzde 145,8 düzeyindedir. Çekirdeksiz kuru üzümde ise yeterlilik oranı yüzde 145,8´nin çok üzerindedir. Bu ürünlerin pazarlanması tamamen ihracata bağlıdır. 2014-2015 üretim döneminde, fındıkta iç piyasadaki 82,7 bin tonluk tüketime karşın 492,9 bin ton ihracat, incirde 37,5 bin ton tüketime karşın 256,7 bin ton ihracat, kayısıda 46,6 bin ton tüketime karşın 306,3 bin ton ihracat vardır. Üzümde iç tüketim 2,3 milyon tonu, ihracat 1,3 milyon tonu bulmaktadır. Çekirdeksiz kuru üzümün büyük bölümü de ihraç edilmektedir. Bundan dolayı, bu ürünlerde uluslararası piyasaları göz önünde bulundurmadan piyasayı regüle etmek mümkün değildir. Çok güçlü bir müdahaleye ihtiyaç vardır.