Ordu´da 1936 yılında merhum Kahraman Sağra tarafından bir aile şirketi olarak kurulan ve Türkiye´nin ´Tadelle´ markası ile ilk fındık işleme sanayi olan ve 2007 yılında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu´nun (TMSF), 39 milyon dolar muhammen bedelle Toksöz Grup bünyesindeki Sanset´in aldığı Sagra´da 18 işçinin iş akdi küçülme ve makine sistemlerinin kurulması gerekçesiyle fesh edildi. İşten atmalarla ilgili açıklama yapan Tek Gıda İş Sendikası Ordu Şube Başkanı Ali Öner, Sagra yetkililerini kararlarını bir kez daha gözden geçirmeye çağırdı. Sendika binasında bir basın açıklaması yapan Tek Gıda İş Sendikası Ordu Şube Başkanı Ali Öner, ?18 arkadaşımızın iş akdini fesh ederlerken Kırklareli´nde ki açılacak fabrika ile ilgili de arkadaşlarımıza iş teklifinde bulundular. 1720 lira brüt ücretle kalifiye eleman olan arkadaşlarımıza vasıfsız işçi olarak çalışılması teklif edildi. Bu teklifi kabul eden arkadaşlarımızın 26.01.2017 tarihine kadar geri dönüş yapmalarını istediler. 2007 yılında Sagra´da başlayan o meşhur yürüyüşler ve şuanda bu firmanın hala çalışıyor olmasının sebebi olan o mücadeleler hala kamuoyu tarafından zihinlerde taze bir şekilde duruyor. Bu yaşadığımız olayda bu durumun bir benzeridir. Şuanda 18 arkadaşımızın iş akdi feshedilmiş olsa bile bu yanlıştan dönülmesi gerekmektedir ve bu süreçten sonra başka arkadaşlarımızın aynı sıkıntılarla karşı karşıya gelmesini kesinlikle istemiyoruz? dedi. Olayların bu noktaya gelmemesi için şirket ve sendika olarak üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız diyen Öner, ?çünkü biz işçiler olarak Sagra´nın ayakta durması için bu zamana kadar gayret ve özveriyi en üst düzeyde gösterdik. Bugün Ordu kamuoyunun ve esnafının Sagra işçisine vefa borcu vardır. Bugün bu vefayı ödeme günüdür. Sagra´da yönetici olarak çalışanlara sesleniyorum. Özellikle Hulusi beye sesleniyorum, yaptığınız işlem yanlış, gittiğiniz yol doğru bir yol değil. Yaptığınız işlere kendinizce bahaneler uydurabilirsiniz. Ben tam 27 yılını bu fabrikada geçirmiş bir kardeşiniz olarak diyorum ki sizlere ve bu camianın içinde 27 yıl geçirmiş bir insan olarak biliyorum ki ileri sürdüğünüz hiçbir tez gerçeği doğru değil. Kamuoyuna bu işten çıkarmalara bir gerekçe sunulması gerekiyordu onu da fabrikada ki küçülme ve makine sistemlerinin kurulması gerekçe gösteriliyor. Ancak geldiğiniz günden bu yana bu fabrikada odanızdan çıkmadan, işçilerin nasıl ekmeği ile oynarım onun hesabını yaptınız. Sizin asıl işiniz bu fabrikayı büyütmek ve istihdamı artırmak olması gerekirken sizler odalarınızdan çıkmadınız, üretimi bile gezmeden bu kadar insanın ekmeği ile oynayacağınıza karar verdiniz. Eğer bugün siz o fabrikada istihdam ediyorsanız, o fabrikadan ekmeğinizi yiyorsanız bunun sebebi o sokağa attığınız işçi arkadaşlarımızdır. Bu fedakâr ve cefakâr arkadaşlarımız sayesinde bu fabrika ayakta kaldı ve bugünlere geldi. Bu süreçte gerek şahsımızla, gerek sendikamızla fikir paylaşımında bulunmak isterseniz sizlere kapımız sonuna kadar açıktır. Sizler istihdamı artırmak yerine nasıl fabrikayı küçültürüz, nasıl daraltırız diye onun hesabını yapıyorsunuz. Biz biliyoruz ki fabrikanın gerçek potansiyeli bu değil. Bu insanlar o fabrikanın kapılarında ekmeklerini bölüşerek bu günlere getirdiler. Oturduğunuz yerden karar vererek bu insanları atmak kolay değil, kışın ortasında insanları sokağa dökmek, onların ekmekleri ile oynamanın vebalinin altında kalacaksınız. Biz bu fabrikaya sahip çıktık bundan sonrada çıkacağız. Çıkış alan arkadaşlarımıza söylediğiniz gibi bu işten çıkarmaların peyder pey devam etmesi durumunda bu kararınızı bir kez daha gözden geçiriniz. Bu fabrikayı bu zamana kadar hep düşündüğümüzden imajına ve marka değerine zarar vermemek adına sendika olarak elimizden gelen her türlü gayreti gösterdik. Sizlerle bu konuları sulh edebilmenin yollarını aradık. Ama sizler bu konularla alakalı herhangi bir yaklaşımda ve paylaşımda bulunmadınız. Eğer işçi çıkarmaları devam ettiği sürece bizlerde bir takım yaptırmaları uygulamaya başlayacağız. Açık bir şekilde söylüyorum pasif eylemlerle başlayan, aktif eylemlere dönüşen bir takım varyasyonların içine gireceğiz. Ortak bir akılla gelin bu işi el birliğiyle çözelim. Ordu´nun Sagra´ya, Sagra´nın da Ordu´ya ihtiyacı var. Fabrikayı Kırklareli´ne taşıyacağız diye söylentiler dolaşıyor. Bu kurum hiçbir patronuna saygısızlık yapmadı, hiçbir amirine saygısızlık yapmadı. Bizim patronlarımız Zafer ve Ahmet Toksöz´e buradan bir sözümüz var. Bakınız 2007 yılında burayı aldığınızda gerçekten biz sizlerle gurur duyduk. Ordu´da bu fabrikayı büyüteceğiniz, geliştireceğinizi ve daha iyi yerlere getireceğinizi hep söyledik, hep konuştuk. Sizler de bu söylediklerimizi taahhüt ettiniz. Geldiğimiz bu noktada marka gerektiği değeri buldu. Sayın Zafer ve Ahmet Toksöz ben 27 yılını bu fabrikaya vermiş bir kardeşiniz olarak sizlere sesleniyorum. Gelmiş geçmiş bu fabrikanın en basiretsiz yönetimini kurdunuz. Bu yönetimle bu fabrikayı bir adım ileri götürme şansınız yok. Şuanda burada çalışan yönetici arkadaşlarımız sadece kendi egosunu tatmin ediyor. Sizlere doğru bilgi vermiyorlar, burada istihdam ile ilgili bir sıkıntı yok. Bu fabrikanın daha iyi yerlerde, daha iyi şekilde ve daha da fazla istihdam elde etme sorunu var. Ama emin olun buna şuanda ki yöneticilerin bunu sağlayacak ne kapasitesi var, ne de altyapısı var. Bu konuyu sizlerle çok konuşmak istedim ancak size bir türlü ulaşamadım. Evet sevgili basın mensupları iş akdine son verilen 18 arkadaşımın başına gelenleri başka bir grubunda başına gelmesini kesinlikle tasvip etmiyoruz. Eğer böyle bir şey meydana gelirse az önce bahsettiğim gibi bir takım yapısal, sendikal haklarımızı kanun çerçevesi içerisinde kullanacağız. Gelin bu işi ortak bir akılla çözelim? dedi.