Seçim güvenliği için tüm vatandaşların tatmin edilmesini talep ettiklerini aktaran Feyzioğlu, şunları kaydetti."Bu konuda Türkiye Barolar Birliğine ve barolara bir görev verilecek olursa biz hazırız. Eminim meslektaşlarımız da tüm siyasi partilere sandık güvenliği konusunda görev sunmaya, hizmet vermeye hazırdır. Türkiye Barolar Birliği olarak biz sandık güvenliği noktasında meslektaşlarımıza zaten hep düzenli eğitimlerimizi verdik. Yine vermeyi planlıyoruz. Çok az vakit var ama hem meslektaşlarımıza hem de vatandaşlarımıza açık sandık güvenliği eğitimini çok kısa sürede planlayacağız. Çünkü sandığa şaibe düşerse demokrasiye şaibe düşer."Vatandaşlardan, seçime, cumhurbaşkanı adayı veya milletvekili adayı olarak girecek herkesten Türkiye´de kuvvetler ayrılığını tartışmasız şekilde talep etmelerini isteyen Feyzioğlu, "Çünkü yasama, yürütme ve yargının birbirinden ayrılması, bir demokrasinin vazgeçilmez koşuludur. Bu çerçevede şunu bilmenizi istiyorum; Türkiye´nin on binlerce namuslu, güvenilir, fedakar, çalışkan avukatı, hakimi ve savcısı vardır. Adalet mülkün, yani ülkenin temelidir ve bu ülkede bu fedakar, namuslu, çalışkan avukat, hakim ve savcıların çalışmalarıyla ayakta durmaktadır." ifadelerini kullandı.Sisteme dair sorun olduğunu öne süren Feyzioğlu, "Çünkü kişilerin cesareti, fedakarlığı, sistemdeki sorunların giderilmesine yetmemektedir. Sistem, siyasi iktidarın, HSK´nin oluşumuna doğrudan müdahale etmesine maalesef açıktır. HSK´nin bu siyasi iktidarın takdirine bağlı olarak oluşması, avukatlar, hakimler, savcılar yargılamalarda en doğrusunu da yapsalar, vatandaşlarımızın yargılamalar üzerinden kutuplaşmasına sebebiyet vermektedir. Yargı üzerinden kutuplaşma sürdürülebilir değildir."