AK Parti Ordu Milletvekili Adayı Oktay Çanak, CHP ve MHP'nin yıllardır propaganda yapacak malzeme sıkıntısı çektiğini, ancak tüm bunların boşa çıktığını, şimdide kapatılan beldeler üzerinden politika yapmaya çalıştıklarını belirtti. Çanak, CHP ve MHP'nin politika yapacak malzemesi eskiden fındıktı. Çok şükür fındıkta bugün sorunlar aşıldı. Daha sonra havaalanı üzerinden politika yaptılar. Üniversite dediler, boşa çıktıklarını gördüler. Bir zaman geldi Bunlar havaalanını yapamayacaklar' dediler, şimdi uçaklar inip kalkıyor. Şimdi yeni moda kapatılan beldeler. Belde halkına Bunlar sizi kapattılar, bunlar size hizmet etmiyorlar' diyorlar. Oysa belde halkımız az sabretsin bir zaman sonra bize hayır dua edecekler dedi. Kapatılan 53 beldenin 41 tanesinin AK Parti'den olduğunu hatırlatan Çanak, 53 beldenin 41 tanesinin bizde olduğu bir zamanda bu beldeleri kapatıyorsak bir bildiğimiz, bir tecrübemiz var demektir. Bakın, bir belde belediyesi, 7, 8 veya 10-12 çalışandan oluşur. Belde belediyesinde eski model bir renault makam aracı, bir şoför olur. Başka araç olmadığı için Belediye hizmet götüremez. Ayrıca bir belde belediyesine ayda 20-30 bin lira gönderilir. Bu para ile 5 bin, 3 bin, 2 bin nüfuslu bir Beldeye nasıl hizmet götüreceksiniz? Özel İdare kapatılmadan önce beldeler için ayrılan ödenek 2 milyon liraydı. Bugün Büyükşehir Belediyesi'nin bu yerleşim birimleri için ayırdığı ödenek 17 milyon lira. Üstelik daha başlamadık. Önce su arıtma tesisleri, asfaltlı yolları yapılacak ondan sonra bu para harcanacak. Şimdi çıkmışlar Bunlar beldeleri kapattılar, size kimliğinizi geri vereceğiz' diyorlar. Kimliğini geri vereceksin de fakir bir kimlik var. AK Parti bunu tecrübe etmiş, 53 beldenin 41 belediyesi zaten bizde. Belde yine olsun AK Parti yine kazanıyor. Bizim kaybedeceğimiz bir şey yok ki. Burada önemli olan beldelerin alt ve üst yapı hizmetlerini alabilmesidir. Önemli olan budur. Şu anda Ak Parti bunun alt yapısını hazırlıyor Muhalefetin 30 Mart yerel seçimlerinde de bu konuyu dejenere etmeye çalıştığını ancak başarılı olamadığını hatırlatan Çanak, en geç iki yıl sonra kapatılan beldelerin alt yapısının tamamlanarak üst yapısıyla birlikte birçok hizmet alacağını da kaydetti. Eski Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun'un, seçim gezilerinde bu konuyu gündeme getirerek siyasi argüman olarak kullandığını da hatırlatan Çanak, Birileri şu kısa dönemde, geçmişte Belediye Başkanlığı yapıp da sanki çok hizmet yapmış gibi ya bunlar sizi 13 ayda perişan etti' diyor. Ya 10 yıl Belediye Başkanlığı yaptın, koskoca 10 yılda daha bir çöpü çözemedin. Üstelik 2004 tarihinde kazandığında çöp meselesi benim onur meselem dedin. Sen 22 mahalle yönettin, Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz 727 mahalleyi yönetiyor. O da insan sende insansın. Şimdi çıkıyorsun 722 mahalleyi yöneten adama karşı, 22 mahalleyi yönetememiş bir insan olarak beldelerdeki bu mağduriyeti kendine göre kullanıp Bak size hiçbir şey vermediler' diyorsun. Sen ne yaptın Durugöl mahallesine 10 yıl boyunca? İki hafta önce Durugöl mahallesini gezdim. Vatandaş balkondan aldığım çamaşır çöp kokuyor' diyor. Durugöl'deki insanların yüzde 70'i (2009'da) CHP'ye oy verdi. Yazık değil mi? Ama şimdi çıkıyorsun böyle konuşuyorsun. Tabi burada olanları beldelerdeki insanlar bilmiyor. Sen çöp için 2004'te söz verdin, üstelik onur meselem' dedin 10 yılda çöp meselesini bitiremedin. Enver Yılmaz 13. ayda bitirdi. Şimdide çıkmış beldelere, sanki çok şey yapmış, tüm sorunları halletmiş gibi konuşuyorsun Bunun adı fırsatçılıktır Oktay Çanak, son 13 yılda Türkiye'nin elde ettiği demokratik kazanımlarla yeni bir döneme ve geleceğe doğru yelken açtığını, artık eski Türkiye'nin bir daha söz konusu olmayacağını söyledi. Çanak, AK Parti Türkiye'de 13 yılda devletin zihniyetini değiştirdi. Milletin üzerine tahakküm eden devlet değil, milletin sözünün geçtiği devlet zihniyetini getirdi. Vatandaşını öteleyen bir devlet, başörtülüyü başörtüsünden dolayı hor gören bir devlet artık yok. Dindarın dini yaşamasından korkan, ana dili farklı olanın ana dilini konuşmasından korkan, gayrimüslimin kendisine ait vakıflarından, mal varlıklarından korkan, başka inançları yaşayan inançlarından korkan, kıyafetinden, müziğinden, kitabından korkan bir devlet artık yok. Aksine vatandaşın bütün farklılıklarından gurur duyan, bu farklılıkları açıkça ortaya konmasını bir insan hakkı gören, farklılıkları bir zenginlik olarak gören bir devlet anlayışına doğru geçtik. Bu zihniyetin, bu anlayışın önünde artık bir engel koyulamaz.Eski Türkiye bitti, yeni Türkiye'yi doğru gidiyoruz dedi.