Sayıştay Denetçisi Necdet Topçuoğlu, Ordu´nun kalkınması için 3 şey gerekli olduğunu belirtti. Sayıştay Denetçisi Necdet Topçuoğlu, ?Ordu´nun kalkınması için bürokraside yatırımları dağıtan kamu kurumlarında bürokratlarınız olmalı. Yatırımların dağıtıldığı yerden ısrarla yatırımları talep edecek bir siyasetçiniz olmalı. Türkiye ekonomisinde bende varım diyecek Ordu´dan gönderdiğiniz yatırımcı bir iş adamınız olmalıdır. İşte bunlar olmadığı için gelişme yok, yatırım yok, sonuç olarak göçün olması çok doğal. Ordu bu söylediğimiz organizasyonları gerçekleştirdiği takdirde Karadenizin incisi olma potansiyeline sahiptir. Bunun için Kamu oyu oluşturulması ilk adımdır? dedi. Turizm sadece yeşillikleri görmek istemez. Kalkınmaya bir bütün olarak bakmak lazım diyen Topçuoğlu, ?Ordu´nun tek başına kalkınmasını istemek gibi bir düşünce gerçekçi değildir. Bölgesel kalkınma içinde Ordu´nun yerinin ne olacağını sorgulamak gerçeğe uygun bir yaklaşımdır. Çevre yolunun bir an önce tamamlanarak hizmete girmesi önem kazanmıştır. Ordu, uygun bir şehirler arası otobüs terminali olmayan bir Büyük şehirdir. Ordu bölge illeri arasında potansiye li en yüksek olan İl´lerden birisidir. İyi yönetildiği ve potansiyeli iyi değerlendirildiği takdirde gelecekte bölgenin çekim merkezi olma şansı çok yüksek? dedi. Eğer bir ilde üniversite açılıp o üniversiteye gelen öğrencilerin harçlıklarıyla o ilin ekonomisine katkıda bulunacakları düşünülüyorsa o üniversiteden bulunduğu ile fayda sağlaması beklenemez diyen Topçuoğlu, ?ama Ordulular bir vakıf oluşturup biz üniversiteye katkıda bulunmak istiyoruz diyerek kıt kaynaklarını bir araya getirip bir fon oluştururlarsa üniversiteye laboratuvar ve eğitim imkânları gibi destekler sağlarlarsa, onların sağladıkları desteklerden bu üniversiteden dünya çapında bir beyin yetişmesi halinde değil Ordu´yu ülkeyi bile kurtarması mümkündür. Tarım sektörünün gerek nüfus, gerekse üretim yönü ile planlanması zorunludur. Eğer siz doğrudan gelire destek ödemelerini bu ülkeye hesapsız kitapsız getirirseniz bunun adı sen ekme üretme ben sana onun yerine parayı vereyim demek olur. Soya Fabrikası ve Çamsan´ın dışında ciddi bir yatırımın olmadığı görülmektedir. Diğer yandan, Devletinde bir fabrikası olsun, bir dikili ağacı olsun da biz gölgesinde oturalım diyebilecek bir manzara yoktur. Üretmeyen ekonomilerin sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyüme elde etmeleri düşünülemez? dedi.