Altınordu ilçesinin Selimiye ve Nizamettin mahallesinde yaşayan vatandaşlarla, Merkez İlkokulu-Ortaokulu konferans salonunda bir araya gelen Vali Seddar Yavuz, mahalle sakinlerinin dertlerini, sıkıntılarını, ihtiyaçlarını ve taleplerini dinledi. Halkla buluşmayı, halkın sorunlarını, sıkıntılarını dinlemeyi, temel prensip olarak gördüklerini, bu amaçla da mahallelerdeki uygun mekanlarda vatandaşların Valiliğe ve diğer kurumlara gelmesine gerek kalmadan sorunları, ihtiyaçları yerinde tesbit etmek amacıyla böyle bir toplantı gerçekleştirildiğini söyleyen Vali Seddar Yavuz, "Toplantılarımızda kamu kurum kuruluş müdürlerimizde bulunuyor. Hep birlikte sorunlara, ihtiyaçlara bire bir çözüm üretmek isiyoruz. Bu benim 15 yıldır uyguladığım bir yöntem. Bunun faydalı olduğunu söylemek isterim?dedi. ?Sorunlarınızı, taleplerinizi sosyal medya hesaplarından iletmek yerine, bire bir burada bizlere iletebilirsiniz. Çözebildiklerimizi anlık çözmek, zaman gerektirenleri de belirli periyotlarda çözmek üzere huzurlarınızda bulunuyoruz? diyen Vali Yavuz, ?Biz zengin bir medeniyetin mensuplarıyız. Devlet, çok kıymetli, çok önemlidir. Devletin kutsallığına, vatandaşı memnun ettiği sürece inanırız. Ancak, vatandaşı memnun etmeyen, mutlu etmeyen devletin kutsallığı tartışmalıdır. Biz insanın kutsal olduğunu, insanların sorunlarının çözülmesinin önemli olduğuna inanıyoruz. Ordu´da bu anlayışla, bu düşünceyle yola çıktık. Bu düşünceyi en iyi şekilde yürüteceğiz? şeklinde konuştu. Konuşmasında uyuşturucu ve madde bağımlılığıyla etkin mücadele yürütüldüğünün altını çizen Vali Seddar Yavuz, son dönemlerde artan uyuşturucu kullanımı nedeniyle çocukların zehirlendiğini belirterek, ?Ailelerimizin çocuklarına sevgi ve şefkat göstermesi, okullarda okul idarecilerinin ve öğretmenlerimizin öğrenci davranışındaki değişiklikleri takip etmesi, derste uyuyan yada ders konsantrasyonu eksik olan çocuklarımızı rehberlik öğretmeniyle eğer yetmiyorsa bunları sağlık kuruluşlarıyla buluşturmanızı ve aileleri ikaz etmenizi istiyorum? dedi. Vali Yavuz, ?Öğretmenlerimizi, aziz milletimizin mimarları olarak görüyoruz. Öğretmenlerimizin en üst düzeyde saygı görmesi, bizim en büyük temenni ve dileğimizdir. Biz, ´bana bir harf öğretenin kölesi olurum´ diyen bir anlayışın, medeniyetin mensuplarıyız. Bundan asla taviz veremeyiz, bundan vazgeçemeyiz. Öğretmenin itibarının yerle bir edilmesi, çocuklarımızın da geleceğinin tehlike altına atmak demektir? diyerek, konuşmasını tamamladı.