8 Ağustos 1981'de Aybastı'da doğan Fahri Yüksel, ilk orta ve liseyi Aybastı ve Fatsa'da tamamladıktan sonra, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi fizik bölümünden birincilikle mezun oldu. Askerlik görevini Şırnak'ta yedek subay olarak tamamladıktan sonra memleketi Aybastı'da ağabeyi Deniz Yüksel ile birlikte ticaret hayatına atıldı.2000'li yılların başında Aybastı'da kadrolu fizik öğretmeni olmamasından dolayı kendisinden rica edilen ücretli fizik öğretmenliği görevini seve seve kabul etti. Haftanin belirli günlerinde Anadolu, Fen Lisesi ve ÇPL'de fizik derslerine girerek bir-çok öğrencinin yetişmesine katkı sağladı. Kaliteli ve kendine has üslubuyla ideal bir öğretmen olarak öğrencilerinin hayatında iz bıraktı. Fahri Hoca, öğrencilerin sadece öğretmeni değil, aynı zamanda onların arkadaşı, ağabeyi, sırdaşı oldu. Öğretmenlikten kazandığı ücretin tamamını yine öğrencilerine harcadı ve hatta çoğuna üniversite yıllarında da burs vermeye devam etti. Ama onun önem verdiği ve asıl bahsedilmesini arzu edeceği şey öğrencilerine sürekli "soran, sorgulayan ve düşünen bireyler" olmalarını öğretmeye çalışmış olmasıdır. Tüm çabası bunun içindi. Benzer şekilde, Şırnak'ta zorlu şartlar altında subaylık yaptığı yıllarda tüm maaşını kitaplara ve emri altındaki erlere harcamış olmasıyla değil askerlerine sürekli telkin ettiği "Türk askeri uyumaz." sözüyle anılmak isterdi. Çocukluğundan beri ağırbaşlı, mütevazi, başarılı, espritüel ve hümanist bir insan olarak yaşayan Fahri Yüksel okumaya, okutmaya önem veren, etrafını aydınlatmaya çalışan, kimseyi incitmemeye özen gösteren güçlü bir kişilik idi. Okumanın ve öğrenmenin yaşı olmadığına inanan Fahri Hoca, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Felsefe bölümünü derece ile bitirmek üzere idi. Ancak 3 Nisan 2020'de ani bir kalp krizi onu sevenlerinden ayırdı. Henüz 38 yaşında idi. Geriye, aydınlattığı , dokunduğu birçok yaşam ve kitapları kaldı. İyi bir fizikçi olarak Einstein hayranı idi. Einstein'ın "Ne kadar çok bilgi, o kadar düşük ego; ne kadar az bilgi, o kadar yüksek ego" sözü Einstein posteri ile birlikte, evinin duvarında asılı durmaktadır. Fahri Hoca, çok bilgili ve düşük egolu yani mütevazi bir yaşam tarzını benimsedi. Fahri Hoca'nın çalışma masasında en son okuduğu ve yarıda bırakmak zorunda kaldığı kitap, hayranı olduğu Fatih Sultan Mehmet üzerine Halil İnalcık tarafından kaleme alınmış olan "Fatih Sultan Mehmed Han" isimli eseridir. Adına, anısına, ailesi tarafından hazırlanmış olan ve öğrencilere hediye edilen otobüs kütüphanede Aybastı'da hizmet vermeye başladı.

Editör: TE Bilisim