Milyonlarca çalışanın merakla beklediği asgari ücret için çalışmalar devam ediyor. 2017 yılında uygulanacak olan asgari ücret için TÜİK ve Hazine Müsteşarlığının verileri de belirleyici unsur olarak göz önünde olacak. Asgari Ücreti Tespit Komisyonu 1 Ocak´tan itibaren geçerli olacak asgari ücreti belirlemek amacıyla kamu, işveren ve işçi temsilcilerinin bir araya gelmesi ile ikinci kez toplandı. Toplantının ev sahipliğini Türk-iş yaparken ilk toplantıda alınan kararlar doğrultusunda belirlenen veriler üzerinden çalışmalar gerçekleşti. Uzlaşma sağlanamadı                 6 Aralık tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde yapılan ilk toplantıda Türk-iş´in bin 600 liralık asgari ücret talebi kabul edilmemişti. Türk-İş´in yaptığı teklife TİSK tarafından artışa sıcak bakılmadığı şeklinde bir açıklama gelmişti. Vergi iptali gündemde                 Taleplerden bir diğeri de asgari ücretten alınan verginin kaldırılması. Basına kapalı gerçekleştirilen toplantı öncesinde Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, asgari ücretin sosyal bir ücret olduğuna dikkat çekerek, ??Asgari ücretten vergi kesilmesini kabullenemiyoruz. Yıllardır söylüyoruz, bu konuda düzenlemeye ihtiyaç var. Yaşanan ekonomik gelişmeler nedeniyle alım gücünün en fazla düştüğü bir dönemi yaşıyoruz. Bu nedenle Komisyonun bunu özellikle görmesi gerekiyor. Umarım beklentilere cevap verecek bir komisyon kararı çıkar? dedi. Orduluların beklentisi yüksek                 6.5 milyon çalışanın merakla beklediği asgari ücret tüm Türkiye´de olduğu gibi Ordu´da da vatandaşın gündemi oldu. Geçim kaynaklarının önemli bir kesimini oluşturan fındığın verim düşüklüğü ve fındık politikası vatandaşın geçim sıkıntısını katlarken asgari ücrette de beklenti oluşmasına sebep oldu. Konuyla alakalı düşüncelerini dile getiren vatandaşta bu beklentinin içine gitmiş durumda. Yaptığımız röportajda yetkililer tarafından belirlenen açlık sınırının asgari ücret belirlenmesinde dikkate alınmasını isteyen Levent Başkaya sözlerine şöyle devam etti: ? Günümüzde ki ekonomik şartların değişkenliği ve dövizin dalgalı bir grafikte hareket etmesi vatandaşın alım gücünü düşürürken hayat pahalılığını git gide yükseltiyor. Ayrıca devletin açıkladığı açlık sınırının bin 800 TL olduğu bir ortamda asgari ücretinde buna oranlanması gerektiğini düşünüyorum. Asgari ücretteki beklediğimiz artış hayat standartlarını azami ölçüde yakalamamız sağlayacak bir zemine oturması gerekiyor. Gerçekçi bakacak olursak 4 kişilik bir ailenin açlık düzeyinde yaşayabilmesi için en az bin 800 TL olması gerekiyor ve beklentilerimde o yönde? dedi.   

Editör: TE Bilisim